29 Ekim 2013 Salı

Döndümm!


Ayyyy çok özlemişimmmmmmm!!! Uzun bir süredir bırakın yazmayı bloga girmiyordum bile.
 

Hayatımda öyle değişiklikler oldu kiiii hepsini anlatacağımm :)

En önemlisinden başlayayımmm hayatımın aşkını buldum bennn :) Önce ondan bahsedeyim size.
Efenim kendisiyle aynı iş yerinde çalışıyoruz o ilçede çalışıyordu ben merkezdeydim. Haftada yalnız bir kere geliyordu merkeze. Dört gözle gelmesini bekliyordum. Pazartesileri hiç sevmeyen ben artık iple çeker olmuştum pazartesiyi. Sürekli de bizim odadaydı gülüşüne vuruldum diyebilirim acayip güzel gülüyor! :)


Onun merkeze gelme durumu vardı ama pek istemiyordu. Flört etmeye başladıktan sonra kararını vermiş benim için artık merkeze geçmişti(hehe pek hoşuma gitti tabi bu ). Sonra ilişkimiz başladı. Benim iş yerindeki oda arkadaşımla ev arkadaşı oldular. İlişkimizin kış ayında başlaması kötü oldu tabi kıştan nefret ederim! Soğukta hiç bir etkinlik yapılamaz benceeee!!! O yüzden benim için biraz zorlu oldu Edirne'nin kuru soğukları da malum. 

Veeee 12gün sonra ilk yıldönümümüzü kutlayacağız! 
Kendime ben bile inanamıyorum çok çabuk sıkılan ben bu adama aşık oldum! Öyle ki kurban bayramında ailelerimizi tanıştırdıkk. 15 tatilde de nişan :)

Okulumda bitti sonunda sürekli kaçırdığım staj başvurusunu yaptımmm artık mezunummm!

Ve sigarayı da bıraktımm tabi bu biraz sevdiceğimin sayesinde oldu iyi ki oldu kokusundan, dumanından bile rahatsız oluyorum artık.


Şimdilik bu kadar canlar! Daha sonra yine yazacağım Öpüyorum hepinizi sevgiyle kalın..! :*


Şarkı yı unutmadım tabisiii :)

20 Eylül 2012 Perşembe

Kitaplaştık!


Sevgili Fıstıklı Tombi'nin yaptığı bir etkinlikti bu.

Bende görür görmez hemen dahil oldum. Ve biz Hamidecimle  eşleşmiştik

Öğrendim ki oda benim gibi bir dişi kanaryaymış :)) Bunu da öğrenince çok mutlu oldum tabi.

Neyse efenim cicilerim geldiler Ölüm Pornosu uzun zamandır listemde vardı böyle bir etkinlikle elimde olması daha bir güzel oldu.

Sonra not defterime de bayıldımm tabisi :) Ayraçta çok sevimli değil mi yahuu :) Ve altını çizdiğim yerleri göstermesi için bir de post-it yollamış çok tatlı değilde ne? Birde çok güzel not yazmış hihi :)

Hamidecime kucak dolusu teşekkürler sevgiler :*

Tabiki Fıstıklı Tombiye de teşekkürler böyle bir etkinlik düzenlediği için öperim kızlar :*

Bu arada Dünya Fenerbahçeli Kadınlar Gününüz Kutlu Olsun efenim

Nice kitaplaşma etkinliklerine sevgiyle kalın!

Buyrun buda şarkı ..

12 Ağustos 2012 Pazar

Tatil dönüşü!


Tatilden döndüm döneli aklım hep burda ama bir türlü fırsat bulamadım. İşten sonra kendimi hep sokağa atıyorum. Evi otel gibi kullanıyorum bu ara sadece uyumaya geliyorum :)

En uzun tatili yaptım bu sene alışık olmayınca da haliyle özleşiyor insan sevdiceklerinle :)

Efenim bu sene dedim ki kız kıza tatil yapayım ailemden uzaklaşayım. Demeseydim keşke ya da siz siz olun arkadaşınızı iyi seçin. İnsan arkadaşını tatilde tanırmış derler doğru!

Yolculuğumuz pazar günü sarımsaklıya doğru başladı. Vardık sarımsaklıya her şey güzel hoş tabi ilk günler:) 3gün geçti bizimki bir huysuzlaştı amaan bir mıymıy sürekli her planı ben yapıyorum şuraya gidelim buraya gidelim. Diyorum napalım? cevap hep aynı -bilmem ki bir fikir de sen ver be kızım! Neyse efenim bu sürekli mızmız ben çıldırmak üzereyim o an kavga çıkartmak onu suda boğmak gibi planlarım var. Ama susuyorum daha 2gün berabersin küs küs oturamazsın ki canım. Sesimi çıkartmıyorum. Bu arada regl olmam lazım geciktirici almışım nasıl agresifim. Üstüme gelme işte aaa!

Kendisi beyaz tenli ben buğdayım. Ama öyle böyle değil bildiğin beyaz peynir. Güneşleniyoruz nasıl yatmış güneşin altında dedim kalk kızarcan tavuk gibi yok kalkmaz. Dedim akşama vay efendim yanıyom vay efendim ölüyom deme bana dedim. Tabi ki dediğim gibi oldu:)

Güneş çarpmış öyle böyle değil midesi falan bulanıyo. Dedim yat ben gelcem. Gittim eczane buldum bir torba ilaç aldım. Yemek falan aldım geldim. 3-4 tane krem var ama. Ben krem sürmekten NEFRET E-DE-RİM!! Ama el mahkum sürceksin başka kim sürsün 2kişisin. Ay neyse sürdüm. yat uyu dedim. Yattı o bende tek başıma son gecemizde dolandım gezindim sonra otelin lobisine geldim kahve içtim.

Son geceyi bi başıma geçirdim. Öğlen yola çıkıcaz bilet falan aldım. Annemlerin yanına uğrıcaz bu sefer. Onlarda bizim memlekete yakın biyerdeler.

Ertesi gün kalktık hazırlandım. Bindik taksiye otobüsün kalkacağı yer otele arabayla 7dklık mesafede servis yok! Taksiye de 15tl bayıldık oda içime oturdu gene cimri damarım tuttu:)

Geldik neyse otobüsü bekliyoruz 13,45 arabamız gelmiyor saat 14,00 oldu yok 14,30 oldu yok yuh dedim.

Nasılda saçma bir firma ömrümde ilk defa duydum bileti alırken biraz kıllanmıştım zaten. Sordum birine demesin mi o otobüsü gitti!

Nasıl? Şaka mı bu? Ee biz gitmedik? Nasıl gider? Biz şimdi naparız? Paramız az kaldı? Otele dönemeyiz? Başka otobüs yok? Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi?

Orda baya bi kafam karışmış demek benim:) Lan sen bileti satarken numaramı alıyorsun o zaman arıcaksın arkadaş. O numarayı süs diye mi alıyon it!

O kadar sinirliyim ki o an bide adam yarın gidersiniz anca başka otobüs yok dedi. Ana çıldırcam!

Aradım ayvalık otogarı nasıl sövüyorum hiç belli değil. Biraz dönicem size dedi bekle bekle yok aradım gene. İşte size başka yerden yer ayırdık 15dk gelıcek bilmem ne 13,30daymış araba biz 13,20de ordaydık araba falan yoktu. Yazıhanede ki avare kız yanlış yazmış meğersem saati bilete. Bizde bekliyoz.

Diğer araç geldi başka bir firma bilet olmadan alamam da bilmem ne neyse ki sonra 2-3 telefon görüşmesi yaptı da bindik arabaya şükür!

Artık inmemize az bir şey kaldı. Nasıl bir dalmışım otobüste birden bir gürültüyle uyandım anam yaşlı bir amca nasıl bağrıyo dedim biri bişey dedi herhalde buna. Aynen şöyle;

-Durdurun arabayı. Atın şunu arabadan. Polisi arayın çabuk. İçki içiyo bu mübarek ayda. Ama öyle bir bağırmak yok korktum resmen.

Ana yine orta yaşlarda bir amca içki içiyomuş meğer onaymış bu sitem. Biri de diyo ki amca sakin ol. Ne sakin olcam bee deyip elinin tersiyle adama vurdu. Ama otobüs birbirine girdi herkes bir şeyler söylüyo. Otobüs durdu adamı dağ başında arabadan attılar!

Evet yanlış duymadınız arabadan attılar!

Aaa çıldırmış bu insanlar gece vakti dağ başında arabadan insan mı atılır! Tamam belki otobüste içki içmek yasaktır. Ve adam sessiz sessiz oturmuş içiyo. Sana ne be adam! Birine laf atar sarkar bir şey olur tamam anlarım sesi çıkmıyor.

Şok oldum resmen! Bütün otobüs itiraz ettik laf söyledik yok. Otobüs öyle bir karıştı ki herkes birilerine bağrıyo. Ne olduğumu şaşırdım. O amcacağız da tamam sorun yok dedi indi ya. Ne yapmıştır ne etmiştir. İnşallah bir hal gelmemiştir başına.

Bu hale geldik işte yazık!!


Genel olarak güzel geçti tatilim aslında ailemin yanına gelince daha iyi oldu tabi. Ama şuan yine yorucu bir iş temposu var mesailer mesailer..

 Bayramda da iş arkadaşlarımla deniz planım var bakalım yine bu sene leyleği hava da gördüm de benn!!

Ve de şarkı canlarım sevgi pıtırcıklarım! :*

6 Nisan 2012 Cuma

Cimri MisaMisa!

Şuan işteyim ama hava güzel mi güzel ondan olsa ki çalışasım yok kaytarıyorum bende hehe :)

Ben güneş gözlüğü hastası bir insanım bunun dışında ilginç çakmak ve anahtarlık koleksiyonum var :) Tabi anahtarlıklardan anahtarları bulamıyorum eve geldiğimde o ayrı :)

Neyse efenim kendime 2 yeni güneş gözlüğü sipariş ettim. Sabahta karnımın ağrısından duramadığım için hap içeyim dedim tabi hapı avucuma koyup öyle içmeye çalışırken kafam geriye gitmek suretiylen gözlüklerim yere fırladı vede kırıldı. Arkadaşımında dediği gibi "Bir gözlüğü böyle kırmak için çoban olmak gerekir. O çoban sensin misa" dedi çok doğru dedi :D Tabi biraz içim acıdı ama aldığım gözlükler aynı gün içinde gelince çok sevindirik oldum. Zamanlama süper oldu.

Gözlükleri çok seviyorumda hiç sağlam gözlüğüm yok :) bu kırılan iyi dayandı ama :) o yüzdendir ki güneş gözlüklerine şöyle 400-500tl vereyimde alayım hiç cesaret edemem sonra evlat acısı gibi oturur o insanın içine. Gerçi o kadar versem belki iyi bakarım ama bilemiyorum. Bu ara pek bir cimriyim zaten neden böyle oldum bilinmez.

Geçen arkadaşla cafeye gittim türk kahvesi istedim. İçimden diyorum kesin yanında su getirmicek. Öyle de oldu. Tabi ben başladım söylenmeye arkadaşıma:

-Bak görüyon mu su getirmedi ki onu da alayım çakallar almıcam işte diye pisleştim.

Birkeresinde yine aynı cafede çay isteyesim tuttu küçük istedim ama çünkü sevmiyorum fazla çay. Neymiş efendim küçük çayları yokmuş nasıl gene yalan! Hem madem yok niye oraya yazdın hı? Ne yani çay bardağın mı yok. Belki ben ince belli seviyom aaaa sonra kahve söyledim :D

Nasıl cimriyim nasıl. Geçen kuaförlede pisleştim. Alın bu cimri misayı içimdeeeeennn!!

Aynı karikatürdeki gibiyim bende birilerini hayattan soğutmadan durdursun birileri beniii!

Birde bu ara içimden ne geçirsem ne düşünsem anında başıma geliyo arada oluyor bana böyle de korkuyoruummmm.

Bahar geldi tabi ben gene diyet olayına spor olayına başladım. Bakalım sonuç ne olacak. Tüm apartman azimle spor yapıyoruz :)

Buda oriflame'ın aşk iksiri. Çok harika bir kokusu var. Şişeside pek bir enteresan değil mi? Fiyatıda 32,90tl şuanda.

Neyse reklam kokan hareketlerden kopup işimin başına dönsem iyi olcak galiba :) Aa saatte 17:20 olmuş bak sen şu işe yavaştan toplanayım en iyisi mi ben öptüm canlarım!

Şarkıyı dinlemeyi unutmayın tabi!

Ben sana benimle gel demedim ki istedim sadece hiçbir yere gitmeee.. lalalala :*

16 Şubat 2012 Perşembe

Röportaj Mimi!

 Sevgili Cherry beni mimlemiş. Bir röportaj mimi bu gelelim sorulara:

1. Ölmeden görmeyi istediğin bir ülke var mı? Neden orası?

Kesinlikle Fransa ve İtalya. Sebebini bilmiyorum ama Fransa'ya gitmeyi çok istiyorum öyle ki bi ara Fransızca öğrenmeye çalışıyordum amcam Fransızca biliyor ondan ders alıyordum resmen :) Ve neden İtalya ? Venedik'i falan çok merak ediyorum, umarım ölmeden görebilirim. Babamıda çok fena kıskanıyorum o gitmişti!

2. Kış mı? Yaz mı?

Yaz. Soğuğu sevmiyorum. Edirne'nin soğuğuda fena!

3. Hiç saçının tamamını boyattın mı? Pişman mısın?

Evet denemediğim renk kalmadı desem yeridir. Pişman mıyım zaman zaman.

4. Blog'um da en çok ne tarz konular görmek isterdin?

Her telden çalıyorum ben buralarda.

5. En sevdiğin tatlı nedir?

Tiramisuya bayılıyorum. Daha doğrusu ben pasta çok severim. Pasta olduğunda yemediğimde mesela direk sordukları soru: Hasta mısın?

6. Hiç bıkmadan kullanabileceğin oje rengi?

Pastel 12, 58 Kırmızı ve pembe tonları birde french en tercihim bu aralar.

7.Hayvanları sever misin? Evde beslemeyi istedin mi hiç?

Sevilmez mi hayvanlar. Daha önce muhabbet kuşu, balık, su kaplumbağası, tavşan, ördek, köpek(bu liste böyle uzar gider.) bakmıştım. Ama ya öldüler :( ya da büyüdüler bende verdim. Şu an yok muhabbet kuşu alıcam ama tekrardan :)

8.Düzenli olarak takip ettiğin bir dergi var mı? Varsa hangisi?

Ben veletken çok vardı da. Şuan takip ettiğim bir dergi yok.

9.Sence Türkiye'de en yaşanılası şehir neresi? Neden?

Kendi şehrim diye demiyorum ama bence Edirne. Bir kere uygun fiyatlar. Ve rahat bir memleket. Cumartesi-Pazar(askerlerin tatil günleri) harici laf atan sataşanda olmaz. Rahat rahat gezersin. Biraz soğuğu var ama okadar da o olur. Hem enfes ciğeri vardır!

10.İnsanların sende gördüğü, dile getirdiği en iyi ve kötü özelliğin?

Çevremdekilerin göz göre göre yaptığı yanlışlara tahammül edemiyorum bundan ötürü uyarıyorum hep bazen kırıcı olabiliyorum sanırım. Birazda işlerine gelmiyor bence. Ayrıca sevdiklerimin yardıma ihtiyacı olduğunda hızır gibi yetişiyorum en iyisi bu sanırım.

Mimlediklerim :
Mia Wallace
Kızılgın
,


5 Şubat 2012 Pazar

Dostluktan Anlamayanlar

Bazen düşünüyorum da çok acayip insanlar varmış çevremde. Onlardan kurtulduğuma seviniyorum.

Çok ilginç geliyor ya önceden mesela çok iyi 5 arkadaştık. Sonra birinin gerçek yüzünü gördüm. O aslında dostluğa hiç önem vermeyen yalnız kaldığında takılacak birini arayan biriymiş. Bunca zaman anlayamamak benim salaklığım herhalde ama diğerlerine ne demeli bilmiyorum onlar hala farkında değiller.

İkimiz daha sık görüşürdük daha doğrusu 7/24 derler ya öyleydi o diğerlerini pek sevmezdi sıkılırdı onların yanında "ya yine mi onlarla buluşucaz. ben onlarla takılmak istemiyorum artık çok sıkıcılar " falan derdi.

Herkesten sıkılırdı. Bir arkadaşı var diyelim ondan sıkılınca onunla tamamen muhabbeti keser diğerine geçerdi. Ondanda sıkıldığında diğerine dönerdi. Onlarda salaktı hep kabul ederlerdi bunu. O salakların içinde bende varım sanırım.

Ben bunu 2 sene önce fark ettim. Şuan ondan kurtulduğuma seviniyorum. Ama diğerleri hala görüşüyor. E sen sıkılıyordun bunlardan ne görüşüyorsun ki? Sinir oluyorum kendi kendime yediremiyorum. Ben artık hiç biriyle görüşmüyorum arada ararlarsa canım isterse açıyorum telefonlarını. Çünkü benim arkamdan iş çevirdi o insan diğerleri de biliyor. Buna rağmen onunla takılmalarına uyuz oluyorum. Benim arkadaşımsan zamanında o insan senide satmışsa bana da bir çok kötülük yapmışsa konuşmıcaksın arkadaş. Ben böyle düşünüyorum yanlış mı doğru mu bilmem. Umurumda da değil hani.

Ama çok sinir oluyorum yalnız kalsın istiyorum yalnızlıktan gebersin. Anlasın arkadaşlık, dostluk ne demekmiş. Acı çeksin istiyorum. Çevresinde kimse kalmasın, kimse yüzüne bakmasın istiyorum.

Yaptıklarının bedelini ödesin tek istediğim bu.

Aslında yalnız ondan bunlara sarıyor yine ama onlarda yüz vermesinler istiyorum. Herkes onun gerçek yüzünü görsün istiyorum.

Hayatıma giren en gereksiz insanmış meğer.

Çok karamsarım bu gece galiba arada olur böyle bana. Buda şarkı

5 Aralık 2011 Pazartesi

Bel Ağrısı

Uzun zamandır bel ağrısı çekiyorum doktora gitmeyede üşeniyorum tabi hep erteliyorum falan. Sonra bi gün acayip ağrım var otobüste zor oturdum öyle böyle değil.Ve o gün ben spora yazıldım. Bayadır planlarım içinde vardı zaten.

Gittim  iş çıkışı neyse kadın hoca o gün hastaymış. Erkek olanlar ilgilendi bizimle o an herşey güzeldi tabi eve bi geldim ölüyorum yorgunluktan hemen duşa girip yattım zaten. Sabah kalktığımda bir ağrı sanırsınız ölcem.

İşe gittim ertesi gün öğle arasındada iş yerinin karşısında arkadaşım oturuyor ona gideyim yatayım biraz dedim bi yatmışım kalkmak istemedim. Öğleden sonra izin alıp direk eve gittim zaten. Bir güzel uyku çekmişim ama hala ağrıyor. Neyse sabah oldu zaten işe gitmemeyi akşamdan kafama koymuşum. Gittim doktora zorla belini incitmişsin dedi bi dünya ilaç verdi krem verdi. Doktordan sonra anneciğimi kuaföre götürdüm kuafördeki ablacığım dedi ki izinlisin ya yarın seni nasıl çalıştırcaklar gör dedi. Haklıda çıktı ona sonra değineceğim.

Annemi kuaförde bıraktım eski okulumda halletmem gereken bir takım işlerim vardı. Arkadaşımı aradım dedim gel okula gidiyoruz. Gittik bir hocamız vardı onu görücez diye sevinçliyiz bir onu severdim zaten ama oda öğleden sonra gitmiş üzüldüm tabi :(

Diğer hocaları gördük sevmediklerim hep aa hepsi beni zar zor tanıdı böyle şey olmaz. Diğer arkadaşım biraz inekti lisedeyken kim görse onu aaaa hoş geldiniz bilmem ne hepsi boynuna atılıyo çok sinir oldum.

Bide o zamanki halinden eser yok saç baş uzamış, saç sakal birbirine karışmış acayip bi insan olmuş. Diyorum bu ne lan kimse beni hatırlamıyo oda diyo ee benim gibi inek olsaydın deli.

Oysa ki ben lisedeyken çok yaramaz bir öğrenciydim. Ama onlar yüzünden başka biri bişey yapar benden bilirler bende kavga ederdim kendimi savunmasamıydım yani hep onlardan ötürü :)

Yani bu şartlar altında beni hatırlamamalarını garipsedim. Beni hafızalarından çıkartıp atmışlar resmen.
*

Gel gelelim izin gününden sonra işe dönmeme o gün meğersem çok iş varmış ve ben perşembe-cuma günleri 22.00dı geldim eve halim kalmamış bir şekilde. Bir de sürekli masa başı olduğundan sabahtan akşama kadar oturduğumdan belimin ne durumda olduğunu düşünün cuma gece uyuyamadım ağrıdan ne tarafa dönsem olmadı çıldırcaktım.

Şuan da iyi ama ilaçlar etkisini göstermeye başladı bu akşam gidiyorum spora gene sakatlanmazsam iyidir!

Öperim sizi bu da şarkı :*